Kandan Put Yapanlar
İnsan, çamurla nefes arasındaki sırdır. Ne toprak tam anlamıyla onu tutar, ne de gök tastamam kabul eder. Fakat ne zaman ki kendi çehresini aynada aramaktan vazgeçip, başkasının yüzünü baltayla oymaya kalkar, işte o vakit insan olmaktan çıkar, suret olur, heykel olur; kandan put yapar.
Irkçılık…
Bir akıl tutulması değil bu; bir vicdan iflası, bir ruh intiharı.
Bir damla kanda bin yalan arayanların, aynı çamurdan yaratılmış kardeşlerine cellatlık taslaması.
Ey ırkçılıkla yücelen aldanmış zihin!
Senin kudret sandığın şey, mezar taşına kazınacak bir isimden öte değil.
İnsanı, et renginden üstün bilen anlayış; kalbin rengini hiç mi düşünmedi?
Biz ki bir anne duasının gölgesinde büyümüş milletiz.
Biz ki bağrında Yunus’u, Mevlânâ’yı, Hacı Bektaş’ı barındırmış,
taşla geleni gül ile karşılamış bir medeniyetin çocuklarıyız.
Sen hangi cehennemden doğurdun bu ayrılığı?
Irkçılık; merhametin boğazlandığı, adaletin kelepçelendiği yerdir.
Orada fikir değil, kin konuşur.
Orada insan değil, kabile yaşar.
Orada tarih yazılmaz, vahşet kazınır.
Ey hakikatin yolcusu!
Ne Türk üstün, ne Kürt eksik… Ne Arap yüce, ne Acem değersiz.
Üstünlük ancak takvada, yani kalbin titremesinde
göze değil, bakışa yüklenen anlamdadır.
Dünya, bir ırkın çiftliği değil; Allah’ın imtihan sahnesidir.
Irkçılık zihniyetini savunanlar, bu imtihanın en büyük kaybedenidir.
👏😍
YanıtlaSil