Bir an düşün… Zaman geçerken, kalbinin içinde bir ses duyar gibi olursun. O ses, yazgıdır. O sesin yankıları, bazen içindeki en karanlık köşeyi aydınlatırken, bazen de seni bir kuytuya çeker, yalnızlıkla yüzleştirir. İnsan, bu sesin ne olduğunu çözmeye çalışırken, bir süre sonra fark eder ki, yazgıyı anlamak değil, onu kabul etmek gerekir. Çünkü yazgı, ne geçmişte ne de gelecekte aradığımızda bulunur. O, yalnızca şu anda, her anın içinde saklıdır...
İLK HEYECAN DENEBİLİR Mİ
İlk yazım.. Ve oldukça heyecanlı bir ben. Bloğumla kurduğum ilk bağım. Nereye kadar gider bilinmez bir yolculuğa adım atar gibi hissediyorum.. Kendime ufak bir hatırlatma olsun istiyorum bu yazı.. Her şeyden önce bazı anların, sade ve saf haliyle daha büyük anlamlar taşıdığına inanıyorum.. Bu yüzden hislerimi bu ufak satırların içine saklıyorum.. Çünkü bazı zamanlar üzerinde kendi halindeliğin güzelliğini taşır.. Ve bende bir şeyleri çokça uzatmayarak kendime HOŞGELDİN.. diyorum.. Ve bloguma gelen ve bunu okuyan tatlı misafirim..Şayet sana da hisli bir yürek lazımsa, benim dünyama HOŞGELDİNN.
Yorumlar
Yorum Gönder