Bugünün özgürlük anlayışı, giyinmeyi bireysel bir başkaldırıya çevirdi. “Kime ne, istersem öyle giyinirim” deniyor ama unutulan bir şey var: Toplum dediğimiz şey sadece “ben”lerden ibaret değil, “biz”le anlam kazanır. Toplumun ortak değerlerine saygı gösterilmediği sürece, bu özgürlük değil, düpedüz başıbozukluktur. Hele ki bu anlayış, genç yaşta bireylere dayatıldığında, sadece görgüsüzlük değil, aynı zamanda yönsüzlük de ortaya çıkıyor. Sonuç olarak, günümüzün özgürlük anlayışı,büyük bir yozlaşmaya neden oluyor.Özgürlük, kişinin hem kendine hem de topluma karşı sorumluluk taşıdığı bir alandır. Giyinme adabı da bu sorumluluğun en görünür halidir. Bu yüzden özgürlük adına her şey mubah değildir. Unutulmamalıdır ki, özgürlük saygıyla başlar.
İLK HEYECAN DENEBİLİR Mİ
İlk yazım.. Ve oldukça heyecanlı bir ben. Bloğumla kurduğum ilk bağım. Nereye kadar gider bilinmez bir yolculuğa adım atar gibi hissediyorum.. Kendime ufak bir hatırlatma olsun istiyorum bu yazı.. Her şeyden önce bazı anların, sade ve saf haliyle daha büyük anlamlar taşıdığına inanıyorum.. Bu yüzden hislerimi bu ufak satırların içine saklıyorum.. Çünkü bazı zamanlar üzerinde kendi halindeliğin güzelliğini taşır.. Ve bende bir şeyleri çokça uzatmayarak kendime HOŞGELDİN.. diyorum.. Ve bloguma gelen ve bunu okuyan tatlı misafirim..Şayet sana da hisli bir yürek lazımsa, benim dünyama HOŞGELDİNN.
Yorumlar
Yorum Gönder