Biraz İçsel...



İçimdeki o ağır hisse odaklanmaya çalışıyorum, ama sanki bir şeyler bana kaçmak için yalvarıyor. Hangi yönümü görsem, başka bir yönümde bir eksiklik var. Bir yere varamıyorum. Huzur, bir zamanlar kolayca bulduğum bir şeyken şimdi her köşe başında kayboluyor. Bu yorgunluk, aslında kendimle savaşımdan başka bir şey değil gibi. Belki de hayatımı çok fazla dışarıdan şekillendirmeye çalıştım; oysa içimdeki sesleri, gerçek isteklerimi duymaya cesaret edemedim. Şimdi, bir arada olmam gereken duygularım, düşüncelerim ve ben, her birimiz başka bir yerdeyiz. Ruhumun bu kadar boş ve karışık olması, bana kendi kimliğimi hatırlatmaya çalışan bir sinyal belki de.
Ve ben, sadece durup bu yorgunluğu kabul etmek istiyorum. Kabullenmek, bütün bu karmaşayı, karanlık duyguları... Belki de yorgunluğumun tek ilacı, gerçekten dinlenmek, ruhumu yeniden inşa etmek ve kaybolan yönlerimi geri bulmak olacak. Ama bu yolculuk zor. Çünkü kim olduğumu, gerçekten kim olmak istediğimi hatırlamak, yıllardır kaybettiğim bir parçamı geri almak gibi.


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İLK HEYECAN DENEBİLİR Mİ

Bir Emanet Gibi...

Bir Zerre Tefekkür..💌

Kandan Put Yapanlar

Hâmuşân..

Vefânın Sükût Edemeyen Lisanı..